Ksilitol, diyabet hastaları veya kilo vermek isteyenler tarafından kullanılan bir tatlandırıcı olarak bilinir ve sakız ile diş macunu gibi ürünlerde bulunabilir. Geçen yıl yapılan bir araştırmada, şeker alkolleri sınıfına ait olan eritritol adlı tatlandırıcının kalp krizi ve felç riskini iki katına kadar artırabileceği belirlenmişti.

Araştırmacılar, yeni çalışmalarında ksilitolün kardiyovasküler sağlık üzerindeki etkisini değerlendirdi.

European Heart Journal adlı peer-reviewed dergide dün yayınlanan çalışmayı gerçekleştiren araştırmacılar, kalp hastalığı riski taşıyan ve gece orucu tutan 3 binden fazla bireyin kan örneklerini test etti.

Üç yıl boyunca izlenen katılımcıların bir bölümünün kalp-damar sorunları yaşadığı, bu kişilerin kanlarında yüksek seviyede ksilitol bulunduğunda bu sorunları deneyimleme olasılığının arttığı belirlendi.

İnsan ve fareler üzerinde gerçekleştirilen deneylerde, araştırmacılar ksilitolün kan pıhtılaşmasını hızlandırdığını keşfetti. Bu pıhtılar, kalp krizi, felç ve hatta ölüm riskini artırabilir.

Doğum sonrası vücutta görülen değişiklikler nelerdir? Doğum sonrası vücutta görülen değişiklikler nelerdir?

Daha sonra, 20 sağlıklı katılımcının yarısına normal ksilitol içeren içecekler, diğer yarısına ise şekerle tatlandırılmış içecekler verildi. Ksilitol içenlerin kanındaki pıhtılaşmanın hızla arttığı gözlemlenirken, şekerli içecek tüketenlerde böyle bir artış tespit edilmedi.

Araştırmacılar, ksilitolün eritritol gibi kalp krizi, felç ve ölüm riskinin neredeyse iki katına çıkmasıyla ilişkili olduğunu belirledi. Çalışmanın kıdemli yazarı Dr. Stanley Hazen, şu ifadeleri kullandı:

Tat alma duyularımız, şekerle diğer tatlandırıcılar arasındaki yapısal farkı algılayamaz, ancak görünüşe göre trombositlerimiz bu farkı algılayabiliyor.

Uzmanlar ayrıca, ksilitol tüketiminden sonra kandaki glukoz seviyesinin bin katına kadar çıktığını ve bu yüksek seviyenin 6 saat boyunca devam ettiğini belirtiyor. Dr. Hazen, bu bulgunun önemini "Normalde şeker tüketimi sonrasında glukoz seviyesi yüzde 10 ila 20 oranında artabilir, ancak bin kat artmaz" şeklinde açıklıyor.

Şeker alkolleri genellikle insan vücudunda doğal olarak üretildiği için genellikle sağlıklı olarak kabul edilir. Ancak, araştırmacılar bunların vücutta çok daha düşük seviyelerde üretildiğini ve ticari üretim sürecinde çeşitli işlemlerden geçtiğini vurguluyor. Dr. Hazen şöyle ekliyor:

Doğal bir bileşik olmasına rağmen, ticari üretim sürecinde vücutta normal koşullarda ortaya çıkabilecekten çok daha yüksek seviyelerde kullanılıyor, bu da doğallıktan uzaklaştırıyor.

Yeni çalışmada, şeker alkolleriyle kalp-damar hastalıkları arasında bir ilişki tespit edilmiş olmasına rağmen, neden-sonuç ilişkisi kurulmamaktadır.

George Washington Üniversitesi Egzersiz ve Beslenme Bilimleri bölümünde öğretim üyesi olan Rob van Dam, gece orucu tutan bireylerde ksilitol seviyelerinin doğal olarak yükselebileceğini ifade etmektedir.

20 kişilik deneydeki katılımcılar oruç tutmadıkları için bu ilişkinin daha güvenilir olduğu ancak katılımcı sayısının azlığı nedeniyle daha fazla çalışmanın yapılması gerektiğini belirtmektedir. Araştırmayı yürüten ekip, bu kısıtlamalara rağmen bulguların ksilitol ve eritritol gibi maddelerin risklerine dikkat çekeceğini ummaktadır.

Editör: Haber Merkezi