Uzun yaşamanın sırrı ‘fare’de ortaya çıktı

Uzun yaşamanın sırrı ‘fare’de ortaya çıktı
Yayınlama: 13.10.2025 19:26
A+
A-

Yeraltında yaşayan çıplak köstebek fareleri laboratuvar ortamında 37 yıla kadar yaşayabiliyor. Bu sıra dışı ömür süresi, bilim dünyasında uzun yaşamın sırlarını arayan araştırmaların odak noktasını oluşturuyor. Science dergisinde yayımlanan ve Tongji Üniversitesi Tıp Fakültesi öncülüğünde yürütülen yeni çalışmada, bu canlının “cGAS” adlı bağışıklık proteinine odaklanıldı.

Normalde cGAS proteini, hasarlı veya yabancı DNA’yı tanıyıp bağışıklık sistemini harekete geçirir. Ancak insan ve fare hücrelerinde aynı zamanda DNA onarım süreçlerini yavaşlatarak yaşlanmayı hızlandırabilir. Çıplak köstebek farelerinde ise bu protein tam tersi bir rol üstleniyor: DNA kırığı oluştuğunda bölgeden ayrılmıyor ve onarım sürecini destekliyor.

Bu davranışın ardındaki sır, cGAS proteininde gerçekleşen dört amino asitlik küçük ama etkili değişimde yatıyor. Bu değişimler, proteinin hücre tarafından yok edilmesini engelliyor. Böylece cGAS, hasar bölgesinde kalarak onarıcı proteinlerin işini kolaylaştırıyor.

Ayrıca araştırma, cGAS’ın FANCI adlı bir başka proteinle daha güçlü bağ kurduğunu gösterdi. FANCI, onarımda görev alan RAD50’yi yönlendiriyor. Bu iş birliği sayesinde DNA hasarları daha hızlı ve hatasız biçimde onarılıyor.

Çarpıcı deney sonuçlarından biri de, çıplak köstebek faresine ait cGAS geninin yaşlı farelere aktarılmasıyla elde edildi. Gen aktarımı yapılan farelerde kırışıklıklar azaldı, tüyler canlandı ve yaşlanma belirtileri belirgin şekilde geriledi. Aynı genin kullanıldığı meyve sinekleri ise yaklaşık 10 gün daha uzun yaşadı.

Bilim insanları, bu genetik avantajın evrimsel bir süreçle oluştuğunu vurguluyor. Yeraltı yaşamı, düşük oksijen seviyeleri ve yavaş metabolizma, zamanla hızlı üremeden çok, hücresel onarıma yatırım yapan bir evrimsel strateji oluşturdu. Benzer eğilimlerin yarasalarda ve fillerde de gözlemlendiği belirtiliyor.

Araştırmanın insanlara uygulanabilirliği konusunda ise temkinli olunuyor. Çünkü cGAS sadece DNA onarımı değil, aynı zamanda bağışıklık tepkilerinde de önemli rol oynuyor. Bu mekanizmanın yapay yollarla güçlendirilmesi, potansiyel mutasyon riskleri ve tümör gelişimi gibi istenmeyen sonuçlara yol açabilir.

Gelecek adımda, bu genetik değişikliklerin insan hücrelerinde güvenli biçimde benzer etkiler gösterip göstermeyeceği test edilecek.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.