İsrail siyasetinde taşlar yeniden yerinden oynuyor. Aşırı sağcı koalisyonun en önemli ortaklarından biri olan ultra-Ortodoks Şas Partisi, hükümetteki tüm görevlerinden çekildiğini açıkladı. Gerekçe: İsrail ordusunda Haredi (aşırı dindar Yahudiler) gençlerin zorunlu askerliğe alınması planı.
Partiden yapılan açıklamada, kararın “Tevrat Âlimleri Konseyi”nin temmuz ayında aldığı bir tavsiye üzerine alındığı vurgulandı. Konsey, hükümetin dindar gençlerin askerlik durumunu düzenleyecek yasayı Knesset’in kış oturumu açılmadan önce oylaması gerektiğini belirtmişti. Ancak Netanyahu hükümeti bu taahhüdü yerine getirmedi.
Bu gelişme, Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından “savaş suçlusu” olarak tanımlanan Netanyahu’nun kabinesine ağır bir darbe olarak yorumlanıyor. Zira Şas’ın çekilmesiyle birlikte koalisyonda yalnızca Likud, Yahudi Gücü (Otzma Yehudit) ve Dini Siyonizm Partisi kaldı. Şas’ın ardından, daha önce Temmuz ayında hükümetten ayrılan Agudat Yisrael ve Degel HaTorah partilerinin oluşturduğu “Birleşik Tevrat Yahudiliği” ittifakı da hükümetten tamamen çekilmiş durumda.
Knesset’te Eğitim Komisyonu Başkanı Yossi Tayeb ve Sağlık Komisyonu Başkanı Yoni Meshariki, görevlerinden istifa ettiklerini resmen duyurdu. Bu istifalar, İsrail iç siyasetinde hem ideolojik hem de toplumsal bir kırılmayı gözler önüne serdi.
İsrail ordusu Gazze’de sivilleri hedef alırken, kendi iç kamuoyunda gençleri orduya katmaya ikna edemiyor. Tel Aviv sokaklarında ve Kudüs’ün dindar mahallelerinde binlerce Haredi dün akşam yolları kapatarak askerlik zorunluluğunu protesto etti. Askerlikten kaçan gençlerin tutuklanmasına tepki gösteren dindar Yahudiler, “Tanrı için dua ederiz, ordu için değil” pankartları taşıdı.
İsrail muhalefeti ise Netanyahu’yu, “koalisyonu ayakta tutmak için orduyu istismar etmekle” suçladı. Zira hükümetin, Haredi toplumu askerlikten tamamen muaf tutacak bir yasa tasarısı hazırlığında olduğu, bu yasanın geçmesi halinde hem Şas’ın hem de Birleşik Tevrat Yahudiliği ittifakının hükümete döneceği konuşuluyor.
Ancak bu tablo, Gazze’de süren işgalin ve iç siyasetteki çürümenin aynası gibi: bir yanda Filistinli sivillere bomba yağdıran bir ordu, diğer yanda bu orduya katılmayı reddeden kendi halkı.
*Fotoğraf: EPA/ALEX KOLOMOISKY, temsilidir