Bayraktar KIZILELMA’nın iki prototipi, dünya havacılık tarihinde ilk kez tam otonom yakın kol uçuşu gerçekleştirdi. Yapay zeka destekli bu tarihi başarı, uluslararası basında Türkiye’nin hava muharebesinde “oyun değiştirici” bir güç haline geldiği şeklinde yorumlandı.
Bayraktar KIZILELMA’nın iki prototipinin, dünya havacılık tarihinde ilk kez tam otonom olarak yakın kol uçuşu gerçekleştirmesi, Türkiye’yi insansız hava muharebesinde yeni bir eşiğe taşıdı.
Türkiye’nin insansız savaş uçağı Bayraktar KIZILELMA, dünya havacılık tarihinde daha önce eşi benzeri görülmemiş bir başarıya imza attı. İki prototipin tam otonom şekilde gerçekleştirdiği yakın kol uçuşu, insansız hava muharebesinde yeni bir dönemin kapılarını aralarken dünya basınında “oyun değiştirici” yorumlarıyla yankılandı.
Türkiye, savunma sanayisinde kritik bir eşiği daha geride bırakarak teknolojik bağımsızlık vizyonunu gökyüzüne kazıdı. Baykar tarafından geliştirilen Bayraktar KIZILELMA’nın akıllı filo otonomisi kapsamında yürütülen test uçuşunda, iki insansız savaş uçağı insan müdahalesi olmadan, senkronize şekilde yakın kol uçuşu icra etti. Çorlu’daki AKINCI Uçuş Eğitim ve Test Merkezi’nde gerçekleştirilen bu tarihi testte, KIZILELMA’nın PT3 ve PT5 prototipleri yapay zeka algoritmaları sayesinde adeta tek bir beyin gibi hareket etti.
KIZILELMA’nın bu başarısı sadece Türkiye’de değil, dünya başkentlerinde de büyük ses getirdi. Batı savunma basınından İsrail medyasına kadar pek çok mecra, Türk mühendisliğinin ulaştığı noktayı manşetlerine taşıdı.
Avrupa basınında da geniş yer bulan test sonuçları, Türkiye’nin operasyonel olgunluk seviyesini ortaya koydu. Polonya merkezli Defense Industry Europe, testi “havacılık tarihinde emsalsiz bir örnek” olarak tanımlarken, Belçika merkezli Army Recognition Türkiye’nin yapay zeka destekli hava muharebesinde öncü ülkeler arasına girdiğini yazdı. Birçok analist, Batılı ve Asyalı ülkelerin benzer projeleri hala gizlilik aşamasındayken, Baykar’ın bu teknolojiyi sahada ve şeffaf bir şekilde sergilemesinin stratejik bir mesaj olduğuna dikkat çekti.
Askeri uzmanlara göre, bu seviyedeki otonomi teknolojisi savaş alanında devrim niteliğinde avantajlar sunuyor:
Uygun maliyeti ve ileri teknolojik kabiliyetleriyle KIZILELMA, gelecekte Türkiye’nin savunma ihracatındaki “amiral gemisi” rolünü üstlenmeye hazırlanıyor. Ankara’nın bu hamlesi, savunma teknolojilerinde sadece takip eden değil, oyunun kurallarını yeniden yazan ve yön veren bir konuma ulaştığını tüm dünyaya ilan etti.