İngiltere’de görülen bir dava dünya kamuoyunda ses getirdi. İş yerinde meslektaşa karşı öfkeyle iç çekmenin ve abartılı nefes vermenin ayrımcılık kapsamına girebileceğine hükmetti. Karar, DEHB (Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu) tanısı bulunan yazılım mühendisi Robert Watson’ın açtığı engelli ayrımcılığı davasında alındı.
Watson, Southampton’daki duruşmada, 2020 yılında Hampshire merkezli teknoloji şirketi Roke Manor Research’te göreve başladığını aktardı. Şirket, uluslararası kriket ve futbolda kullanılan Hawk-Eye top izleme sisteminin mucidi olarak biliniyor.
Watson, zaman yönetimi ve odaklanmada yaşadığı zorluklar nedeniyle sık sık yöneticisi tarafından eleştirildiğini, özellikle de meslektaşı “DT”nin iç çekme ve abartılı nefes alma gibi tepkilerle kendisine karşı hoşnutsuzluk belirttiğini ileri sürdü. Kasım 2022’de DEHB teşhisi konulan Watson, ilaç tedavisine başladı ancak hastalık izninden döndüğünde projelerdeki sorumlulukları konusunda baskıyla karşılaştı.
İş hakimi Catherine Rayner, iç çekme gibi sözsüz tepkilerin engelliliğe bağlı davranışlara yönelik olduğuna dikkat çekti. Rayner, şirketin Watson’a uygun düzenlemeleri daha erken aşamada sağlaması halinde bu durumun engellenebileceğini belirterek, işverenin sorumluluğunu vurguladı.
Hakim, “Hayal kırıklığı ifadelerinin nedeni, Watson’ın engelinden kaynaklanan zaman yönetimi ve odaklanma sorunlarıydı. Şirket gerekli desteği verseydi bu ayrımcılığın önüne geçilebilirdi” dedi.
Watson, Şubat 2023’te iş stresi nedeniyle izin aldı ve bir daha işine dönmedi. Mayıs 2023’te engelli ayrımcılığı davası açtı; Ocak 2024’te ise işten çıkarıldı. Mahkeme, ayrımcılık iddiasını kabul ederken haksız fesih iddiasını reddetti. Watson’a ödenecek tazminat miktarı ise ilerleyen tarihlerde belirlenecek.