Pakistan Başbakanı Şehbaz Şerif’in geçtiğimiz hafta Riyad’da Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman ile sarılması, iki ülke arasında imzalanan “stratejik karşılıklı savunma anlaşması”nın sembolik bir yansıması oldu.
Üst düzey bir Suudi yetkili, Reuters’a yaptığı açıklamada anlaşmayı “uzun vadeli ve derin iş birliğinin kurumsallaşması” olarak nitelendirdi. Ancak bu gelişme, Hindistan’da ciddi endişe yarattı.
Delhi ile Riyad arasındaki yakın ilişkilere rağmen, anlaşma Pakistan ile gerilimin arttığı bir dönemde imzalandı. Nükleer silahlara sahip iki komşu Hindistan ve Pakistan, özellikle Keşmir nedeniyle birçok kez savaşın eşiğine gelmişti.
Hindistanlı analistler, anlaşmadaki “herhangi bir ülkeye yapılacak saldırının her iki ülkeye yapılmış sayılacağı” taahhüdünün doğrudan tehdit oluşturduğunu savunuyor. Stratejist Brahma Chellaney, bu hamlenin “Pakistan’ın değil, Suudi Arabistan’ın hırslarını yansıttığını” belirterek, Riyad’ın hem insan gücü hem de nükleer caydırıcılık için Pakistan’ı yanına çektiğini söyledi.
Hindistan hükümeti ise daha ölçülü bir tutum sergiliyor. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, anlaşmanın “ulusal güvenlik, bölgesel ve küresel istikrar üzerindeki etkilerinin inceleneceğini” açıkladı. Hindistan ayrıca Riyad’dan, iki ülke arasındaki stratejik ortaklıkta karşılıklı çıkar ve hassasiyetleri gözetmesini beklediğini vurguladı.