Gözden kaçan ‘görünmez bir düşman’ tespit edildi: Herkesi akciğer kanseri yapabilir, kimse güvende değil

Gözden kaçan ‘görünmez bir düşman’ tespit edildi: Herkesi akciğer kanseri yapabilir, kimse güvende değil
Yayınlama: 05.09.2025 13:40
A+
A-

Viyana Tıp Üniversitesi’nden (MedUni Vienna) bilim insanları, plastik kirliliğinin artık sadece bir çevre sorunu olmadığını, aynı zamanda doğrudan bir halk sağlığı tehdidi olduğunu kanıtlayan çığır açan bir çalışmaya imza attı. Araştırma, soluduğumuz mikroskobik plastik parçacıklarının sağlıklı akciğer hücrelerinde kanserli dönüşüme yol açan biyolojik mekanizmaları ilk kez ortaya çıkardı.

Yıllardır genetik ve radyoaktivite gibi faktörlerle ilişkilendirilen kanser araştırmalarında, şimdiye kadar gözden kaçan “görünmez bir düşman” tespit edildi. Gündelik hayatta kullandığımız yiyecek kapları, bardaklar ve diğer tek kullanımlık ürünlerden kaynaklanan polistiren mikro ve nano-plastiklerin, solunum yoluyla vücuda girdiğinde kanserojen bir etki yarattığı doğrulandı.

Hücresel düzeyde neler oluyor?

Araştırmacılar, bu parçacıkların akciğer hücreleri üzerindeki yıkıcı etkisini adım adım gözlemledi. Süreç şu şekilde işliyor:

Derinlere Nüfuz Etme: Boyutları milimetrenin binde birinden bile küçük olan bu parçacıklar, solunum sisteminin en derin noktalarına, yani alveollere kadar kolayca ulaşıyor.

Hücresel Saldırı: Akciğer hücreleriyle temas eden bu mikroplastikler, bir dizi zararlı reaksiyonu tetikliyor:

Artan oksidatif stres ve DNA hasarına neden oluyorlar.

Kontrolsüz hücre büyümesini teşvik eden moleküler yolları aktive ediyorlar.

En önemlisi, etkilenen hücrelerin hasarlı DNA’yı onarma kapasitesini azaltıyorlar.

Tümör Oluşumu: Savunma mekanizmaları zayıflayan ve DNA’sı hasar gören hücrelerde zamanla mutasyonlar birikiyor ve bu durum kanserli tümörlerin oluşumuna zemin hazırlıyor.

Artık sadece bir çevre sorunu değil

Viyanalı araştırmacılar, vücudun antioksidan sistemlerinin başlangıçta bu yabancı parçacıklara karşı bir savunma mekanizması oluştursa da, maruziyet devam ettiğinde bu savunmanın çöktüğünü vurguluyor.

Bu bulgular, mikroplastiklerin artık sadece bir “kirletici atık” olarak değil, doğrudan kanserojen bir madde ve ciddi bir halk sağlığı riski olarak görülmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Araştırmacılar, bu görünmez düşmanla mücadele etmek için acil eylem çağrısında bulunuyor:

Ürünlerin biyolojik olarak parçalanabilir malzemelerle yeniden tasarlanması.

Atık yönetim sistemlerinin iyileştirilmesi.

Plastik kirliliğini kaynağında yakalayacak teknolojilerin geliştirilmesi.

Döngüsel ekonomi modelleriyle plastiğe olan bağımlılığın azaltılması.

Hava kalitesinin sürekli olarak izlenmesi.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.