Bilim kurgu senaryolarına benzese de 2025 PN7 adlı ‘yarı uydu’ tamamen gerçek. Yaklaşık 18 ila 36 metre çapında, yani 6 ila 12 katlı bir bina yüksekliğinde minik bir göktaşı. İlk kez Hawaii’deki Haleakala Gözlemevi’nde bulunan Pan-STARRS teleskopu tarafından gözlemlendi.
Bilim insanları bu cismin aslında yeni yeni yakınlarımızda ‘gezmeye başlayan’ bir ‘mini uydu’ olmadığını, 1960’lardan bu yana Dünya’yla birlikte hareket ediyor olabileceğini düşünüyor.
Gerçek bir Ay gibi Dünya’nın etrafında dönmüyor; Güneş etrafında Dünya’yla aynı yörüngede; yani “1:1 rezonans” halinde dönüyor. Bu nedenle uzaydan bakıldığında Dünya’nın iki uydusu varmış gibi görünüyor.
Bilim insanlarının hesaplamalarına göre 2025 PN7, yaklaşık 60 yıl boyunca bu “ortak yörüngede” kalacak. Ardından Güneş ve Dünya’nın yerçekimi etkisiyle yön değiştirerek bu yakın yörüngeden uzaklaşacak.
Öte yandan NASA, 2025 PN7’nin Dünya için herhangi bir tehdit oluşturmadığını, yörüngesinin stabil olduğunu açıkladı. Ancak bilim açısından büyük önem taşıyor. Çünkü bu tür “yarı uydular”, gezegenlerin yörünge dinamiklerini, küçük gök cisimlerinin hareketini ve yakın Dünya asteroitlerinin davranışlarını anlamak için benzersiz bir laboratuvar ortamı sunuyor.
