Deepfake tehlikesi

Deepfake tehlikesi
Yayınlama: 20.10.2025 15:10
A+
A-

Yapay zeka terminolojisinde derin öğrenme tekniği kullanılarak oluşturulan sahte videolar (deepfake), özellikle gençleri ve bizleri tehdit ettiği gibi ülkemizin ulusal güvenliği açısından da önemli bir risk teşkil ediyor.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz başkanlığında oluşturulan Yapay Zeka Kurulu, 71 maddelik bir Ulusal Yapay Zeka Stratejisi Eylem Planı hazırladı. Tehditlerle birlikte fırsatların da değerlendirileceği eylem sürecinde, önemli başlıklardan biri de “deepfake” olarak adlandırılan dijital manipülasyon.

Öyle ki deepfake teknolojisi ile oluşturulan sahte içerikler ve videolar gençleri tuzağına düşürüyor, toplumsal yapımızda derin yaralar ve tahribatlar oluşturuyor. Bu sanal dünya gerçek hayattan kopuk ve gerçeklikle yaratılan sanal evreni ayırt edemeyen nesillerin ortaya çıkmasına yol açıyor. Hedef ülkede ve sahada, pahalı konvansiyonel silahlarla elde edilemeyecek tahribatlar böyle oluşturuluyor.

REKLAM

Türkiye’nin milli güvenliğinin anayasası olarak bilinen Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’nde (MGSB), bilim ve teknoloji aygıtları kullanılarak gerçekleştirilecek saldırılar ve savunma stratejilerine ilişkin önemli başlıklar yer alıyor. Yapay Zekâ hem tehdit hem de fırsat olarak MGSB’ye yer alıyor. Söz konusu eylem planı da bu direktif doğrultusundaki uygulamaları içeriyor.

Ülkemizin bilim ve teknoloji gücüne etki edebilecek unsurlar arasında; büyük veri madenciliği, bilgi savaşı, siber tehditler sayılıyor. Siber saldırılar arasında; trol grupları, hacker grupları, servis sağlayıcılar üzerinden yapılan ataklar, sosyal medya platformları üzerinden gelen tehditler ve zararlı yazılımlar yer alıyor.

Savunma stratejileri geliştirilirken; 5G teknolojisi, nesnelerin interneti, yapay zekâ, metaverse, sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik, akıllı şehirler, kuantum bilgisayarlar, insan makine ara yüzleri, uzak teknolojileri, yeşil enerji teknolojileri, hidrojen teknolojileri, biyoteknoloji, gen teknolojisi ve elektronik harp teknolojisindeki muazzam gelişmeler dikkate alınıyor.

ÇOK ÖZEL BİR BAŞLIK DEEPFAKE

Yapay zekâ terminolojisinde, derin öğrenme tekniği kullanılarak oluşturulan sahte videolar, “deepfake” olarak adlandırılıyor. Günümüzde yapay zekâ teknolojisi yardımıyla dijital bir görüntüyü değiştirip yüzü, sesi, mimikleri ve konuşması ile bir insanın kendisinin dahi ayırt edemeyeceği kadar inandırıcı, gerçek dışı videolarını üretmek mümkün.

REKLAM

Dijital platformlarda deepfake teknolojisindeki sahtekârlıklar, gerçeğin manipüle edilmesi, kaynak olarak kullanılan gerçek kişilerin izinsiz olarak görüntülerinin başka amaçlar için kullanılması ve bu kişiler üzerinden olmayan bir gerçeğin üretilip kitlelerin aldatılması şeklinde çok boyutlu şekilde karşımıza çıkıyor.

YASAL DÜZENLEME HAZIRLIĞI

Son dönemde komik videolar adı altında küfürlü-hakaret içerikli videolar sosyal medya ağlarında sıklıkla görülüyor.

Bu tehdide karşı olarak geliştirilecek deepfake karşıtı yazılımların küresel boyutta destek görmesi, savunma politikalarının dijital ortamdaki tehditlere yönelik güncellemeleri içermesi, deepfake teknolojisinin zarar verici kullanımının önüne geçilebilmesi için dijital suçla mücadeleyi destekleyecek yasalar oluşturulması büyük önem taşıyor.

GENÇLER KAYBOLUYOR

Metaverse, sistem içindeki kullanıcıların tamamının aynı artırılmış gerçeklik veya sanal gerçeklik deneyimini paylaşmasını öngörüyor. Bu platformda bulunan kişiler sanal kişilikler (Avatarlar), aracılığıyla yer aldıkları için sanal evrende kişisel hak ve sorumlulukları belirleyecek, ortaya çıkabilecek etik sorunları yönetebilecek bir sistem kurulması gerekiyor.

Avatarların hukuki bir dayanağı yok. Bu nedenle sistemde avatarların görüntüleri kolaylıkla manipüle veya taklit edilebiliyor. Metaverse programının yol açabileceği bir başka tehdit, başta gençler olmak üzere bireylerin gerçek dünyaya yabancılaşma ihtimali.

Yapılan araştırmalar bu tehdidi gözler önüne seriyor. ABD’de yapılan bir araştırmaya göre Z kuşağının yüzde 60’ı, milenyum kuşağının ise yüzde 62’si, kişinin kendisini çevrim içinde nasıl sunduğunun gerçek hayatta nasıl sunduğundan daha önemli olduğunu düşünüyor. Milenyum kuşağının yüzde 39’u, kendisini çevrim içi ortamlarda daha iyi ifade edebildiğini söylüyor.

Metaverse’in neden olduğu bir başka tehdit ise toplum genelinde huzursuzluğa yol açma ve manipülasyonlara uygun ortamı sağlama ihtimali. Bu da milli güvenlik tehditleri arasında.

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.