Babil Kralları Kaderlerini Gökyüzüne Bağladı
Yaklaşık 100 yıl önce Irak'ta keşfedilen çivi yazısı tabletler, Babil krallarının gökyüzündeki işaretlere nasıl büyük önem verdiğini ortaya koyuyor.
Bu tabletler, Babil'deki astrolojik kehanet geleneğinin derinliğini ve devlet yönetimindeki önemli rolünü gösteriyor. Krallar, kararlar alırken gökyüzündeki işaretlere danışıyor, hatta önemli olayları ertelemek ya da değiştirmek zorunda kalıyorlardı.
Ay Tutulmalarının Gücü
Ay tutulmaları, bu işaretler arasında en güçlü olarak görülüyordu ve tüm imparatorluğun kaderini etkileyebilecek olaylar olarak kabul ediliyordu. Tabletler, kehanetlerin sadece genel ifadelerle sınırlı kalmadığını, tutulmanın zamanı, süresi ve gölgenin şekli gibi ayrıntıları da içerdiğini gösteriyor.
Bu bulgular, antik Babil'in sadece güçlü bir imparatorluk değil, aynı zamanda bilim ve felsefede de gelişmiş bir medeniyet olduğunu kanıtlıyor. Günümüzde astroloji bilimsel temeli olmayan bir inanç sistemi olarak görülse de, binlerce yıl önce insanların dünyayı anlama ve geleceği tahmin etme çabalarının bir parçasıydı.
Felaket Kehanetleri
Tabletlerde yer alan 61 kehanet, tutulmanın saati, gölgenin hareketi ve süresi gibi ayrıntılara dayanarak geleceğe yönelik öngörüler içeriyor. Ancak bu kehanetler genellikle felaket senaryolarıyla doluydu: "Tufan her yerde olacak", "İnsanlar çocuklarını gümüş karşılığında takas edecek", "Ülkede kötülük olacak, bereketi yok olacak".
Bu uğursuz kehanetler, kralların yüreğine korku salarken, aynı zamanda onlara çözüm yolları da sunuyordu. Kahinlere danışmak, ritüeller düzenlemek... Kaderin çarkını döndürmek için her yol mübahtı.
