Suriye’de terör örgütü SDG’ye (PKK/YPG) verilen entegrasyon ve silah bırakma süresinin dolmasına saatler kala bölgede tansiyon en yüksek seviyeye ulaştı. Esad yönetiminin kararlılığı karşısında köşeye sıkışan örgütün hamleleri merakla beklenirken, askeri hareketlilik bölge geneline yayılmış durumda.
Suriye’de terör örgütü SDG’ye (PKK/YPG) verilen entegrasyon süresinin dolmasına artık sadece saatler kaldı.
Suriye sahasında yıllardır devam eden kördüğüm, Şam yönetiminin terör örgütü SDG’ye tanıdığı sürenin sonuna gelinmesiyle yeni bir kırılma noktasına girdi. Suriye ordusuna entegre olma veya bölgeleri tamamen teslim etme şartıyla verilen mühletin bitimine sayılı saatler kalırken, taraflar arasındaki müzakerelerin tıkandığı bildiriliyor. Bu belirsizlik ortamında, özellikle stratejik öneme sahip noktalar ve Esad’ın kalesi olarak bilinen bölgelerde askeri tahkimatlar artırılıyor.
Şam yönetimi ile terör örgütü SDG arasındaki görüşmelerin merkezinde “tek ordu” ve “idari kontrol” şartı yer alıyor. Edinilen bilgilere göre:
Beşşar Esad yönetiminin “egemenlik haklarından taviz verilmeyeceği” yönündeki sert tutumu, pazarlık masasını dağılma noktasına getirdi. Sürenin dolmasıyla birlikte Şam’ın askeri bir harekat başlatabileceği ihtimali, bölgedeki aktörleri alarma geçirdi.
Örgüte verilen sürenin dolmasına az bir zaman kala, Lazkiye ve Tartus hattı başta olmak üzere Şam’ın kontrolündeki stratejik bölgelerde güvenlik önlemleri en üst seviyeye çıkarıldı. Askeri kaynaklar, Suriye ordusunun olası bir provokasyona veya silahlı çatışmaya karşı hazırlıklarını tamamladığını, özellikle enerji kaynaklarının bulunduğu Deyrizor ve çevresinde sevkiyatların yoğunlaştığını aktarıyor.
SDG’ye verilen sürenin dolması, sadece Suriye iç siyasetini değil, Türkiye ve Rusya gibi bölgesel güçlerin stratejilerini de yakından ilgilendiriyor. Terör örgütünün mühlet sonunda nasıl bir pozisyon alacağı, Fırat’ın doğusundaki dengeleri tamamen değiştirebilir. Uzmanlar, örgütün Rusya aracılığıyla yeni bir ara formül arayışında olduğunu ancak Şam’ın bu kez “koşulsuz teslimiyet” dışında bir seçeneğe sıcak bakmadığını belirtiyor.
Sürenin dolmasıyla birlikte yaşanacak gelişmelerin, Suriye’nin toprak bütünlüğü ve terörle mücadele süreci açısından tarihi bir dönüm noktası olması bekleniyor.