Otelde kusmuk kokusu vardı! Kapıyı kilitleyip yemeğe gittim!

Otelde kusmuk kokusu vardı! Kapıyı kilitleyip yemeğe gittim!
Yayınlama: 20.11.2025 12:36
A+
A-

Almanya’dan tatil için geldikleri İstanbul’da, ‘zehirlenme’ şüphesiyle hastanede tedavi altına alınan, ardından hayatını kaybeden Böcek ailesinin 4 ferdinin öldüğü olaya ilişkin soruşturmada ifadeler ortaya çıktı.

TUTUKLANANLARIN İFADESİ ORTAYA ÇIKTI

Habertürk muhabiri Mustafa Şekeroğlu’nun haberine göre dün adliyeye sevk edilen 7 şüpheliden 4’ü tutuklanarak cezaevine gönderildi. Otel çalışanı Pakistan uyruklu Muhammad Moeen Ud Din Chishti, otel sahibi ve ilaçlama firmasının sahibinin ifadeleri ortaya çıktı.

“OTELE GELDİKLERİNDE BEN ÇALIŞMIYORDUM”

Otel çalışanı Muhammad Moeen Ud Din Chishti’nin savcılıkta verdiği ifadesinde şunları söyledi:

“Ben Harbour Suit Otel isimli iş yerinde yarı zamanlı olarak çalışırım. Bu iş yerinin müdürü izin aldığı zaman beni çağırmaları üzerine çalışırım. Sürekli olarak bu iş yerinde çalışmam. Böcek ailesinin otele giriş yaptığı gün ben çalışmıyordum. 10.11.2025 günü saat 08:30’da otelin resepsiyonunda çalışmaya başladım. Aynı gün saat 11:00 sıralarında Böcek ailesi ile otel lobisinde karşılaştık. Kendileriyle kısa bir sohbetimiz oldu. Ben saat 15.00’da mesaimin bitmesi üzerine iş yerinden ayrıldım. Otelde ilaçlama yapıldığı esnada ben çalışmıyordum. O esnada Eyüp Oğlak isimli kişi çalışıyordu.

“101 NOLU ODANIN KAPISI BANTLIYDI”

12.11.2025 günü yine saat 08:30 sıralarında otele çalışmak için geldim. 101 numaralı odanın kapıları ilaçlama nedeni ile bantlıydı. Saat 10:00-11:00 sıralarında Servet Böcek ve Çiğdem Böcek yanıma gelerek çocuklarının kustuğunu odanın temizlenmesi gerektiğini bana söyledi. Ayrıca sahilde bir şeyler yediklerini ve midelerinin bu nedenle rahatsız olduğunu söylediler. Ayrıca hastaneye gitmek için yardım istediler. Ben Kadırga Caddesinde klinik olduğunu kendilerine söyledim. Daha sonra otelden çocuklarla birlikte çıktıklarını gördüm.

“OTELDE KUSMUK KOKUSU VARDI”

Mesaimin bitmesi üzerine evime geçtim. Aynı gün akşam saat 20:30 sıralarında resepsiyon görevlisi olarak çalışan Rustem beni aradı acil işi olduğunu söyleyerek benim onun yerine çalışmamı istedi. Ben de paraya ihtiyacım olduğu için kabul ettim. 22:45 sıralarında otele geldim. Otelde kusmuk kokusu vardı. Saat 01:00 sıralarında koku nedeni ile hava almak için otel dışına çıktım. Biraz hava aldıktan sonra geri döndüm.

“OTELİN KAPISINI KİLİTLEYİP KEBAPÇIYA GİTTİM”

01:30 sıralarında yemek yemek için otelin kapısını kitleyerek otel yakınında bulunan kebapçıya gittim. Kapıyı kitleme amacım otele hırsızın girmesini engellemektir. Zaten otelin giriş kapısında iletişim numarası ve anahtarların masanın üzerine olduğu yazılıdır. Otelde koku olduğundan dolayı almış olduğum yemeği yan tarafta bulunan bahçede yedim. 15-20 dk sonra döndüğümde kapı önünde bir ambulans gördüm. Böcek ailesinin ambulansa bindiğini fark ettim. Benim olayla herhangi bir alakam yoktur. Kusurum olmadığını düşünüyorum. Üzerime atılı suçu kabul etmiyorum.”

İLAÇLAMA ŞİRKETİNİN SAHİBİNİN İFADESİ

OSS ilaçlama şirketi sahibi Zeki Kişi’nin de savcılık ifadesi ortaya çıktı. Zeki Kişi ifadesinde şu detayları anlattı:

“DSS ilaçlama şirketi bana aittir. Ben bu şirketi yaklaşık 6-7 yıl önce kurdum. Şirkete ait bir iş yeri yoktur. Home ofis olarak internet üzerinden faaliyet gösteririz. Genellikle özel işletmeler ile ikametlere hizmet veririz. İş yerimde gündelikçi olarak Doğan Caferoğlu çalışır. Ayrıca şu anda ismini hatırlamadığım yaklaşık 1 aydır yanımda çalışan bir kişi daha vardır. Oğlum Serkan Kişi bu iş yerinde çalışmaz. Sadece SGK kaydını şirket üzerinden yapmıştık. Serkan Kişi 1 yıl öncesinde İGDAŞ’ta çalışıyordu. Buradan ayrıldıktan sonra yaklaşık 3 ay benim yanımda çalıştı. Daha sonrasında da Fatsa’ya yerleşti. Serkan benim yanımda çalışırken kesinlikle ilaçlama işi yapmıyordu.

KULLANILAN İLAÇLARI SÖYLEDİ

Zaten Serkan ilaçlama nasıl yapılır onu da bilmez. Benim ilaçlama işi ile ilgili herhangi bir sertifikam yoktur. Doğan Caferoğlu’nun da bildiğim kadarıyla bir sertifikası yoktur. İlaçlama işlerini Doğan Caferoğlu ve şu anda ismini hatırlamadığım yanımda çalışan şahıs yapar. Bu ilaçlama işlemlerinde Alfasc ve Cypermetrin isimli ilaçlar kullanılır. Ben bu ilaçların suya karıştırılarak yapıldığımı bilirim. Başkaca bir bilgim yoktur.

Bu ilaçlardan başka ilaç kullanmayız. Alfasc ve Cypermetrin isimli ilaçları tam olarak nereden aldığımızı hatırlamıyorum. Ancak daha sonraki süreçte faturalarını dosyaya ibraz edeceğim.

11.11.2025 günü bana bir telefon geldi. Arayan kişi otel işlettiklerini, otelin bir odasında böcek olduğunu, böcekler için ilaçlama yaptıracağını söyledi. Ben de bunun üzerine Doğan Caferoğlu’nu bu kişiye yönlendirdim. Doğan Caferoğlu tek başına giderek ilaçlama yaptı. Ben Doğan’ın hangi otele dahi gittiğini bilmiyorum. Genel olarak müşteriler ilk olarak beni arar. Ben arayan müşterileri Doğan Caferoğlu’na yönlendiririm. 15.11.2025 günü Doğan Caferoğlu beni arayarak polislerin kendisini çağırdığını, ilaçlama yaptığı yerde zehirlenme olayının olduğunu söyledi. Doğan Caferoğlu ve Serkan Kişi’nin gözaltına alındığını öğrenince ben de karakola gittim. Benim bu olayda herhangi bir kusurum yoktur. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum.”

ODAYI İLAÇLAYAN ÇALIŞAN ANLATTI

Otelde odayı ilaçlayan ilaçlama firması çalışanı Doğancan Caferoğlu savcılıkta olayla ilgili detayları şöyle anlattı”

“DSS ilaçlama şirketinde yaklaşık 2-3 aydır çalışmaktayım. Bu şirketin yetkilisi Zeki Kişi’dır. Serkan Kişi bir dönem bu şirkette çalışmış ancak ne zaman ve ne kadar çalıştığını bilmiyorum. Olayın meydan geldiği Harbour Suit Otel isimli iş yerinde 2025 yılı Ağustos ayında ilaçlama yapmıştım. Son olarak 11.11.2025 günü saat 12:00 sıralarında şirkete ait telefondan gelen mesaj üzerine saat 16:00 sıralarında ilaçlama yapmak için Harbour Suit otele gittim. Buradaki görevli bana ilaçlama yapılacak odayı gösterdi. Kapıyı görevli açtı. Ben de ilaçlama işlemine başladım.

İÇİNE ATTIĞI İLAÇLARI SÖYLEDİ

İlaçlama işlemi esnasında Alfasc ve Cypermetrin isimli ilaçları kullandım. Bu ilaçları suyla karıştırarak püskürtme yoluyla kullandım. Ayrıca oda içerisinde belli aralıklarla tahmini olarak 16-17 bölgeye filit jel isimli böcek ilacını kullandım. Bu ilaç jel kıvamındadır ve böceklerin bu ilacı yemesi için belirli aralıklarla odanın içerisine konulur. Ben ilaçlama yapmadan önce tuvalet kapısı ve havalandırmayı kağıt bantla kapattım.

“İLAÇLAMA SERTİFİKAM YOKTUR”

İlaçlama yaptıktan sonrada odanın kapısını bantlayarak otelden ayrıldım. Benim ilaçlama işlemine ilişkin herhangi bir sertifikam yoktur. İşe yeni başladığımda o dönemde bana işi öğreten Serhat isimli çalışan bana sertifikaya gerek olmadığını söyledi. Serhat isimli çalışana bu durumu şirketin sahibi Zeki Kışı söylemiş. Ben olayın mağdurlarını tanımam. 15.11.2025 günü polis ekiplerinin beni aramasıyla zehirlenme olayı olduğunu öğrendim. Daha sonra polis ekiplerine kullanmış olduğum ilaçları verdim. Benim olayda herhangi bir kusurum yoktur. Üzerime atılı suçu kabul etmiyorum.”

Şüphelilerden otel sahibi Hakan Oğlak ise ilaçlamanın nasıl yapıldığını savcılıktaki ifadesinde anlattı. Oğlak ifadesinde şunları söyledi:

“Ben Harbour Suit Otel isimli iş yerini yaklaşık 5-6 ay önce devir aldım. Ben şeker hastası olduğum için bacağımda rahatsızlığım vardır. Bu nedenle yaklaşık 3 aydır otele gidemiyorum. Bu süreçte otelle ilgili bütün işlemleri otel müdürü Halil Duran yapar. Halil Duran 10.11.2025 günü beni arayarak otelin 101 numaralı odasından böcek şikayeti geldiğini söyledi. Ben de kendisine ilaçlama firmasını çağırmasını söyledim. Halil Duran benden aldığı talimatla daha önceden de ilaçlama işlemi yaptırdığımız DSS ilaçlama isimli firma ile İletişime geçmiş. Bunun sonucunda 11.11.2025 günü 101 numaralı odada ilaçlama işlemi yapılmıştır.

İlaçlama şirketi işlerini bitirdikten sonra oda yaklaşık 2-3 gün boyunca kapalı kalır. Sonrasında temizleme işlemi yapılarak kullanıma açılır. Benim ve çalışanlarımın ilaçlama işlemi ile ilgili herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Aynı şirkete Ağustos ayında da ilaçlama yaptırmıştık. Herhangi bir sıkıntı yaşamamıştık. Ben bu şirkete ilaçlama konusunda yetkili olup olmadıklarına dair herhangi bir sertifika sormadım.

Olayda vefat eden aile, otelin 202 numaralı odasında konaklıyorlardı. Zehirlenme olayını olaydan 1 gün sonra otelde çalışan yeğenim Eyüp Oğlak’ın beni araması ile öğrendim. Normalde otelde sadece Halil Duran ve Eyüp Oğlak çalışır. Halil Duran izinli olduğu için Rustemsha Batyrov ve Muhammad Moeen Ud Din Chishti isimli şahısları günlük çalışmaları için geçici olarak işe aldım. Bu şahısların görevleri resepsiyonda durmaktır. Benim yaşanan olayda kusurum yoktur. Ölen şahısların ilaç zehirlenmesi sonucu öldüğüne kanaat getirilse bile sorumluluk bu ilaçlama yapan ilaç şirketine aittir. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum.”

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.