Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin devlet kobalt ajansı, ülkenin kobalt sektörünü resmileştirmeye yönelik çabalarında kritik bir eşik aştı. Ajans, ilk kez bin metrik ton izlenebilir zanaatkâr kobalt üretildiğini açıkladı. Bu adım, dünyadaki kobalt arzının büyük bölümünü sağlayan ülkede tedarik zincirinin şeffaflaştırılması açısından tarihi bir gelişme olarak değerlendiriliyor.
Kongo, küresel kobalt rezervlerinin yaklaşık yüzde 72’sine sahip ve dünya arzının yüzde 74’ünden fazlasını karşılıyor. Bu üretimin önemli bir kısmı, “zanaatkâr madencilik” olarak bilinen küçük ölçekli, el işçiliğine dayalı madenlerden elde ediliyor. Söz konusu sektör, ülkede 1,5 ila 2 milyon kişiye doğrudan, toplamda 10 milyonun üzerinde kişiye ise dolaylı geçim imkânı sağlıyor.
Ancak düzenlenmemiş kobalt üretimi, devlet denetiminin dışında gerçekleştiği için hem tedarik zincirinde izlenebilirliği zorlaştırıyor hem de hükümetin gelir kayıplarına yol açıyor. Bu durum, etik kaynaklı kobalt miktarını azaltırken izlenebilir ürünlerin fiyatlarını da yükseltiyor.
Kongo hükümeti, aylar süren ihracat yasağının ardından ekim ayında ihracat kotaları uygulamaya başlamıştı. Amaç, arz fazlasını azaltarak fiyatları dengelemek ve üreticileri işlenmemiş kobalt satmak yerine yerel işleme tesislerine yönlendirmek.
Regülasyon kurumu ARESCOM tarafından yönetilen sistem, ham kobalt ihracatını sınırlayarak ülke içinde katma değer yaratmayı teşvik ediyor.