İhalede en yüksek frekans tahsisini Turkcell elde ederken, Türk Telekom ikinci, Vodafone ise üçüncü sırada yer aldı. Üç operatör toplamda 2 milyar 945 milyon dolarlık bir ödeme taahhüdü verdi. 700 MHz bandında ise her üç operatör eşit miktarda frekans alarak kırsal alanlardaki performans açısından eşit şartlara sahip oldu.
Bu gelişme, kullanıcılar için yakın gelecekte çok daha hızlı, daha güvenilir ve daha düşük gecikmeli internet anlamına geliyor. 5G’nin Türkiye’de ilk etapta yoğun nüfuslu bölgelerde hizmete sunulması ve ardından ülke geneline yayılması planlanıyor. Resmi lansman tarihi ise 1 Nisan 2026 olarak belirlendi.
5G, yalnızca daha yüksek indirme ve yükleme hızları sunan bir teknoloji değil. Aynı zamanda düşük gecikme süreleriyle, akıllı şehirler, otonom araçlar ve nesnelerin interneti (IoT) gibi teknolojilerin altyapısını oluşturuyor. Bu da günlük yaşamdan endüstriyel otomasyona kadar birçok alanda devrim yaratabilecek potansiyel taşıdığı anlamına geliyor.
Mobil iletişimde nesiller arası dönüşüm uzun süredir devam ediyor. 1G analog sesle sınırlıyken, 2G dijitalleşmeyi, 3G mobil interneti, 4G ise geniş bantı beraberinde getirmişti. 5G ise ağın hızından çok esnekliği, gecikme süresi ve bağlayabileceği cihaz sayısıyla fark yaratıyor.
Özellikle IoT yani “nesnelerin interneti” kavramı, 5G’nin gelişimiyle doğrudan ilişkili. Ev aletlerinden sağlık cihazlarına, trafikten üretim sistemlerine kadar pek çok cihazın internet üzerinden birbirine bağlanması, 5G sayesinde daha verimli hale geliyor.
Türkiye’nin 4G döneminde yaşadığı gecikmeler de bu yeni geçiş sürecine ışık tutuyor. 2016 yılında 4G yerine doğrudan LTE-Advanced yani “4.5G”ye geçiş yapılmıştı. Bu kararın ardında ekonomik gerekçeler ve stratejik yaklaşımlar vardı. Türkiye, şimdi de 5G geçişinde kendi rotasını çiziyor.
Henüz tüm altyapı 5G’ye uygun olmasa da operatörler NSA (Non-Standalone) adı verilen geçici bir sistemle 5G hizmeti vermeye başlıyor. Bu yöntem, 5G antenlerinin 4G altyapısı üzerinden çalışmasını sağlıyor. Ancak 5G’nin sunduğu en güçlü özelliklerin tamamı için SA (Standalone) sistemine geçiş şart.
Yeni teknolojiyle birlikte kullanıcılar, özellikle yoğun şehir alanlarında ultra hızlı internet deneyimi yaşayabilecek. 5G sinyalleri için kullanılan yüksek frekanslar sayesinde stadyum gibi yoğun ortamlarda dahi kesintisiz bağlantı sağlanabilecek.
Son olarak, 5G’nin sağlık açısından risk taşıdığı yönündeki iddialar Dünya Sağlık Örgütü tarafından da araştırılmış durumda. Şu anki bilimsel bulgulara göre, 5G teknolojisinin maruziyet sınırları içinde kullanılması durumunda halk sağlığı açısından kanıtlanmış bir risk taşımadığı belirtiliyor.
