Colorado Boulder Üniversitesi’nden Dr. Tristan Caro ve ekibi, Alaska’daki Permafrost Araştırma Tüneli’nden aldıkları örneklerde kontrollü deneyler gerçekleştirdi. Ekip, buz çözülüp örneklere su eklendiğinde mikropların birkaç ay sonra yeniden çoğalmaya başladığını gözlemledi. Dr. Caro, “Bunlar ölü değil, uykuda olan canlılar” uyarısında bulundu.
Daily Mail’deki habere göre uyanan mikroorganizmalar yalnızca sağlık açısından değil, çevresel etkileriyle de endişe verici. Çünkü yeniden aktif hale geldiklerinde karbondioksit ve metan gibi sera gazları salıyorlar. Bu durum, özellikle daha uzun ve sıcak geçen Arktik yazlarında iklim krizini daha da derinleştirebilir.
Uzmanlara göre bu mikropların çoğu insanları enfekte etmeyebilir ancak tek bir bulaş senaryosu bile risk oluşturabilir. 2022’de Sibirya’da 48.500 yıllık bir virüs yeniden hayata döndürülmüş, bilim insanları “Benzer antik patojenler buzların erimesiyle açığa çıkarsa sonuçları felaket olabilir” uyarısı yapmıştı.
İsveçli enfeksiyon hastalıkları uzmanı Dr. Brigitta Evengard da permafrosttan çıkabilecek en büyük tehlikenin, antibiyotiklere dirençli bakteriler ve şarbon ya da çiçek virüsü gibi ölümcül patojenler olabileceğini söyledi.
Bilim insanları, Arktik buzlarının çözülmesiyle ortaya çıkan bu mikropları “Pandora’nın Kutusu’na benzetiyor. Şimdilik risk düşük görülse de artan sıcaklıklarla birlikte permafrostun çözülmesi hem iklim hem de insan sağlığı için ciddi bir tehdit haline gelebilir.